Çanakkale

Akdeniz iklimi ile Karadeniz iklim özelliklerini gösteren Çanakkale de yılın büyük bölümü hemen her ilçede rüzgârlı günler yaşanır.İl merkezinin çevresinde bulunan yerlerin hemen hemen heryeri sit alanı ilân edilmiştir..Tabii güzelliklerle tarihi zenginliklerin buluştuğu bir ildir..Aynı zamanda tertemiz sahilleri ile de turizm cennetidir..

Turistler boğazın lezzeti doyumsuz balığını, şaraplarını  tadabilir, şehrin ve yörelerinin güzelliğinin keyfini çıkarabilirler. Çanakkale’nin mitolojiye göre Dünya’nın ilk güzellik yarışmasının anavatanı olduğunu da işitmiştim.. dedikten sonra sizi Çanakkale ve yöreleri ile baş başa bırakıyorum..

Çanakkale Haritası

Daha Büyük Görüntüle

Havadan Çanakkale

Havadan Çanakkale

Kilitbahir Kalesinden Çanakkale Manzarası

Kilitbahir Kalesinden Çanakkale Manzarası

 

Çanakkale’nin başlıca turistik yerleri
Gökçeada (İmroz), çanakkalenin ilçesi olup aynı zamanda Türkiyenin en büyük adası konumundadır.. 91 km. kıyı şeridine sahiptir. Saroz Körfezi girişindedir..Aydıncık ve Yuvalı plajı dışındakilerde günübirlik tesis bulunmuyor. Adanın batısında bulunan İncirburnu Türkiye’nin de en batı noktasıdır…

Çanakkale Gökçeada

Bozcaada (Tenedos)

Bozcaada Türkiyenin 3.büyük adasıdır..Bozcaada, şaraplık üzümleri ve şaraplarıyla ünlüdür. Temmuz ayı içerisinde “Bağbozumu” şenlikleri yapılmaktadır. Ayrıca görkemli bir kaleye sahiptir ve mutlaka görülmesi gerekmektedir..Ayazma plajı  ince taneli, altın sarısı kumu,  restoran ve kafeleriyle  adanın en önemli  plajıdır. Habbele Koyu’nda yer alan Mitos plajı ve Akvaryuma da gidilebilir… Eğlenmek için tek tük alternatifler bulunsa da dinginlik ve istirahat için tercih edilen bir adadır..

Çanakkale Bozcaada Limanı

Çanakkale Bozcaada Limanı

Bozcaada Kalesi

Bozcaada Kalesi

Kaz Dağı

Kaz Dağı, İda Dağı diye de bilinen dağ, Çanakkale ve Balıkesir illeri arasında yer alır..Eğe Bölgesi ile Marmara bölgesini birbirinden ayırır..Alpler’den sonra dünyanın en fazla oksijen üreten dağının Kaz Dağlarıdır.. Kazdağları Milli Parkında gezi güzergahları Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından belirlenmiş ve bu güzergahları takip ederek daga dolaşabilirsiniz..bunlardan başlıcaları, Şahin Deresi Güzergahı, Sarıkız Güzergahı


Daha Büyük Görüntüle

Çanakkale Kaz Dağları

Çanakkale Kaz Dağları

Kazdağları

Kazdağları

Çanakkale Kaz Dağları

Çanakkale Kaz Dağları

Çimenlik Kalesi (Kale-i Sultaniye)

1452 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Bugün halka açık müze olarak kullanılmaktadır..18 Mart 1915  İngiliz filosunun en güçlü gemisi Queen Elizabeth’ten atılan ve kuzey sur duvarında açtığı iki metrelik deliğin içinde patlamadan kalan top mermisini göremeniz mümkün..

Çimenlik Kalesi

Çimenlik Kalesi

Kale-i Sultaniye

Kale-i Sultaniye

Çanakkale Askeri Deniz Müzesi ve Parkı

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde bulunmaktadır. Anıtkabir Müzesi gibi birinci sınıf askerî müze statüsünde olup, halka açıktır.

Çanakkale Deniz Müzesi Pazartesi ve Perşembe günleri hariç her gün saat 09.00-12.00/17.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz..

Çanakkale Askeri Deniz Müzesi ve Parkı

Çanakkale Askeri Deniz Müzesi ve Parkı

Çanakkale İzlenimlerim:

Adana ile Çanakkale arasında 12 saat 24 dakika zaman dilimi olup 1086 kilometredir. Çanakkale yeşillikler ile örtülü hayalimdeki Cennet bahçesine benziyordu. Çanakkale’de gezilebilecek bir çok turistlik mekanlar ( Truva atı , Sığındere sargı yeri vs.) var ben sadece birkaç yerleri gezebildim. Çanakkale’ye vardığımızda ilk durağımız Çanakkale Boğazı’ydı. Burada Seyit Onbaşı’nın heykelini görmüştüm . 275 kilogram ağırlığındaki mermiyi sırtına alarak gelen düşman gemilere isabet ettirerek Çanakkale geçilmez sözünün gerçeğini yansıtmıştı bize. Seyit Onbaşı’nın o heykelini gördüğümde o kadar çok büyülenmiştim ki biz gençler olsaydık yapabilir miydik?, kaldırabilir miydik o kadar ağır mermiyi diye düşünmeye başlamıştım hep. Düşündüm sonra Seyit Onbaşı acaba o acılara nasıl dayanmıştı , vatan sevgisi böyleymiş bunu anlamıştım . Orada I.Dünya savaşından kalma mermiler,toplar,bıçaklar bulunmuş kazılar yapılarak o kadar çok etkilenmiştim ki sırf biz gençlere rahat bir ülkeye bırakmak için canlarını önemsemden bizler için şehit oldukları geldi aklıma . Orada minyatür şeklinde savaşın nasıl olduğunu anlatılmaya çalışılmış çok ince işlenmiş resimleri gördüm o kadar güzellerdi ki o minyatürler her şeyi çok net anlatıyordu sanki. Ninelerimizin orduya yardımları , askerlerimizin savaşta olsalar bile namaz kılmalarını görünce çok duygulanmıştım. Sonra diğer yerleri görmek için yola koyulduk . Bir sonraki durağımız 57.Alay Şehitliğiydi. Bizler buraları gezerken ayakkabı giymemiştik çünkü kan kokusu sarmıştı toprağı sanki şehitlerimize saygısızlık olurdu bu davranışı yapamadık, cesaret edememiştik ayakkabı giymeye. 57. Alay Şehitliği dünyanın hala en büyük kahraman birliği ünvanına sahiptir. 49 Subay 3480 Er ve Erbaşın tamamı şehit olan bir yerdi bu şehitlik. Çok duygulanmıştım bu şehitliği gezerken çünkü bu en son şehit olan askerimiz bu sancağı ağaca dikmiş sonra şehit olmuştur , o sancak dikilmiştir . Mezarları gezdim sonra en baştan ..

Yaşları daha çok genç olan bir mezarlıktı burası isimler gözlerimin önünde hala Halil Oğlu Mehmet ,Ahmet.. O kadar çok kötü olmuştum ki . Tüm mezarlığı gezmiştim hepsine ayrı ayrı dualar ettim. En son çıkarken bir yazı gördüm beni çok etkiledi. Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı bir şiirdi bu son dörtlüğü ;
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber .
O kadar çok anlatıyordu ki bu şiir , çok kötü olmuştum çünkü canını bizler için feda eden, rahat nefes almamız için savaşan şehitlerimiz bizlere bu ülkeyi bırakmıştı . Acaba bizler bu ülkeye yeteri kadar sahip çıkabiliyor muyduk? Sorusu aklımda yankılanıyordu durmadan.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git