Denizli

DENİZLİ(Eski adları: Leadicela, Lazkiye, Ladik, Donguzlu, Tonguzluk, Dengizli).

Verimli topraklara sahip olan Denizli ili tarihi, Anadolu tarihi kadar renkli ve eskidir. Milattan önceki ve sonraki çağlarda önemli bir yerleşme alanı ve uygarlık yeri olmuştur. Daha sonraları, Denizli toprakları Anadolu’ya yerleşen Hitit, Frigyalılar ve Lidyalılar zamanında uygarlık merkezi olduğu gibi bu durumunu Romalılar devrinde de korumuştur.

XIII. yüzyıl sonunda Denizli, Selçuklu veziri Sahib Ata’nın oğullarına verilerek bir süre bunların elinde kaldı. Sahib Ata’nın vezirlikten azledilmesi üzerine Germiyanoğulları, Ladik’i ele geçirdi. Selçuklu Sultanı kuvvetli bir ordu yollayarak Ladik’i tekrar Selçuklu Beyliği’ne bağladı. 1365 yılında burası, yeniden Germiyanoğulları egemenliğine geçti.

XIV. yüzyıl sonlarında Germiyanoğulları arazisinin tümünü Osmanlı malına katan Yıldırım Bayezid, 1390 yılında Denizli’yi de zapt ettiyse de, Ankara Muhaberesi’nden sonra Batı Anadolu’ya gelen Timur, burada bir süre kattı.(1402) ve bu bölgeyi yeniden Germiyanoğulları’na verdi.

Ladik, Germiyanoğlu Süleyman Şah yönetiminde iken Osmanlı Devleti günden güne kuvvetlenip sınırlarını genişletiyordu. Süleyman Şah er geç Osmanlılar tarafından gelecek tehlikeyi sezerek kendini güvenlik altına almak için önlemler aradı. Kızı Devlet Hatun’u, I. Murad‘ın oğlu Şehzade Bayezid‘e vererek akrabalık kurdu. Kızına çeyiz olarak verdiği yerler arasında Ladik de vardı. 1428 yılında, tüm Germiyan ülkesi ile birlikte Osmanlı Devleti’ne bağlandı.

Denizli

Denizli

XVII. yüzyılda Denizli bir liva olmayıp, Kütahya Sancağı’na bağlı bir kaza durumuna düştü. XVIII. yüzyıl başında (1702-703) Denizli bir söylentiye göre, 12 bin kişinin ölümüne sebep olan şiddetli bir depremin tahribatına uğradı. Denizli’ye ait bilgi veren eserlerin çoğu, Denizli halkının, depremden sonra harap olan şehri terk edip, kale dışındaki bağ ve bahçeler arasında evlerini inşa ettiklerinden söz eder.

XIX. yüzyılın sonunda İzmir vilayetine bağlı bir sancak durumundaydı. Sancak, idarî bakımdan altı kaza ve bir nahiyeye ayrılırdı ve toplam 385 köyü vardı. Sancak, sancağın ve merkez kazanın yönetiminden sorumlu bir mutasarrıf, kazaların yönetiminden sorumlu beş kaymakam ve dört nahiye müdürü tarafından yönetilirdi.

1883 yılında(13 Şubat) Mutasarrıflık haline getirilen Denizli’ye 15 Ağustos 1888’de Garbî Karaağaç kazası da katıldı. Sancak toplam nüfusu 1894 sayımına göre 213 bin 987 kişiydi.Sancakta, altısı ortaokul, on altısı ilkokul düzeyinde, 1765 erkek, 140 kız öğrencinin devam ettiği yirmi iki okul vardı.

İzmir  Aydın demir yolu (yapımı: 1889), sancak merkezini 80 kilometre uzunluğunda, batıdan doğuya uzanan bir doğrultuda katederdi. Sancağın gelişen bir sanayi kolu, merkezde yoğunlaşan değirmencilikle, su depoları ile çalışan 60 çift değirmen taşı vardı.

XIX. yüzyılın sonlarında şehirde, hükümet konağı, kışla ve askeri deponun yanı sıra, 20 medrese binası, 6 tekke, 4 kârgir cami, 20 ahşap mescit, bir Ortodoks Rum kilisesi (yapımı: 1858), bir Gregoryen Ermeni kilisesi, 3 bin 300 ev, duvarlarla bir çarşı vardı. Mevcut idadi mekteplerden biri 1900 yılında onarılmış, rüşdiye mekteplerinden biri ise 1873 yılında öğretime açılmıştır. Ayrıca mevcut hükümet konağı avlusuna 1902 yılında adliye dairesi inşa edilmiştir.

Kurtuluş Savaşı’nda, Yunan cephesi Nazilli’ye kadar gelmesine rağmen Denizli, düşman istilasına uğramadı. Denizli’nin işgal altında olmaması, Ege’de Kuvayı Milliye teşkilatı ve cephesinin kurulmasını sağlamış ve destek olmuştur.Denizli ili ve civarında Hellenistik döneme ait pek çok orkeolojik kalıntı bulunmaktadır. Bunların bazıları daha sonraki Roma ve Bizans devirlerinde de kullanılmıştır.

Bunlardan en önemlisi “Hierapolis”, 17 kilometrelik asfalt bir yol ile Denizli’ye bağlı bulunan antik şehir kalıntısıdır. Çürüksu Ovası’ndan 100 metre kadar yüksekte bulunan kuzeyi Büyük Çökelez Dağı ile kapalı bulunan bir düzlük üzerindedir. Bugün bu bölge Pamukkale olarak adlandırılmaktadır. Hierapolis’in burada kurulmasının sebebi dünyaca tanınan şifalı Pamukkale Suyu’nun varlığıdır. Makedonya egemenliği sırasında bugünkü şehir çekirdeğinin atılmış olduğu, daha sonraları Bergama Kralı II. Evmenes tarafından M.Ö.190 yılında kurulduğu ve şehre Mysia Kralı Telefos’un karısı güzel Hiera’ya izafeten Hierapolis denildiği anlaşılmaktadır. Kutsal şehir anlamına gelen bu ilk şehir, sonraları deprem sebebiyle yıkılmıştır. Şehir en güzel şekilde Romalılarca yapılmıştır. XIX. yüzyıl sonunda ve günümüze kadar yapılan kazılarda şehirdeki anıtlar arasında Roma devrine ait hamamlar, sütunlu cadde, bazilika, çeşme binası, Apollon Tapınağı, Yunanlılardan kalma tiyatro, kemerler ve yine Roma devrinden kalma bir çevreye yayılan yüzlerce lahitten ibaret bir Nekropol bulunmaktadır.

Denizli ilinde Selçuklular ve Osmanlılar zamanından kalma çok sayıda eser vardır. Konya Selçuklu Sultanı Keykubad’ın oğlu Keyhüsrev zamanında Denizli’de birtakım imar işleri yapıldı. Burada yapılan ilk imar hareketi, kale onarımıdır. Onarımın, 1236 -1246 yılları arasında, Keyhüsrev zamanında yapıldığı, bugün mevcut kırık bir kitabeden anlaşılmaktadır.

Denizli’nin büyük mezarlığı, şehrin Türkler tarafından fethedildiği dönemden kalma eski bir mezarlıktı. 1242 1252 tarihlerine ait mezar taşları mevcuttur.Denizli ilinde Selçuklulardan ve Osmanlılar’dan kalma dört önemli cami vardır.Dedeköy Camii, Selçuklular zamanında yapılmış bir eserdir. Çal ilçesine bağlı Dedeköy’de bulunan bu cami, bugün harap bir haldedir.Eski Pazaryeri Camii, Osmanlı devrinde yapılmıştır.Çalilçesine bağlı Bekili bucağı yolu yakınındadır.

11. Murad devrinde yaptırılan Murad Camii, bugün Honaz kasabasında, harap durumdadır.Selçuklular zamanında, Çivril ilçesinde yaptırılmış olan Şerbanşah Camii (Savran Camii), bugün ibadete açık durumdadır.Denizli’nin sosyol hayatında önemli yer işgal eden imaretlerin en idealini inanç Bey kurmuştur. İnanç Bey imareti yalnız misafir, fakir ve acizlere yemek dağıtan bir aşevi değil, aynı zamanda cami, medrese, hastahane, darülkura, kütüphane gibi kültür tesislerini de içine alan bir külliye idi.

Denizli ilinde önemli olabilecek iki kervansaray bulunmaktadır.Akhan Kervansarayı, il merkezine 8 kilometre uzaklıktadır. Denizli – Afyon – Ankara devlet kara yolu üzerindedir. 1300 yılı ortalarında, Selçuklular zamanında Abdullahoğlu Seyfeddin Karasungur’un emriyle yapılmıştır. Kervansarayın doğu yüzü beyaz mermerle kaplı olduğundan Akhan adı verilmiştir. Önceleri iki katlı olarak yapılan binanın ikinci ve üst katı yıkılmıştır.

Çardak Han Abat Kervansarayı, ilin Çardak ilçesi yakınlarında olup Selçuklular devrinde yapılmıştır. Sanat itibariyle Akhan Kervansarayına benzer. Bölme kemerlerinde balık, öküz ve insan gibi çeşitli kabartma figürler vardır. Bu kabartmaların Roma şehir harabelerinden getirilip hana yerleştirildiği anlaşılmıştır. Kervansaray, I. Alaeddin Keykubad zamanında, 1299 yılında Esedüddin Ayaz adında tanınmış bir zengin tarafından yaptırılmıştır.

Denizli ilinde eski dönemlerde yapılan sadece bir köprü bulunmaktadır. Ahmetli Köprüsü diye bilinen bu köprü, Sarayköy ilçesine 15 km. uzaklıktadır. Romalılar zamanında inşa edilmiştir. Yıkık haldeki köprünün ayakları hala görülmektedir.

İlin kültür hayatını büyük ölçüde etkileyen medreselerden günümüze gelen kalmamıştır. Ancak il merkezi Pelitlibağ Mahallesindeki Musa Efendi ve Hadimî Ahmed Efendi medreseleri ile, Musa Mahallesindeki Şirvanlı Şeyh Medresesi en çok sözü edilenler arasındadır. Değirmenönü Mahallesinde Abdullah Efendi tarafından 1799 yılında bir medrese yaptırılarak bir müderris atanmıştır.

Denizli ilinde bütün eski Türk şehirlerinde olduğu gibi, birçok türbe bulunmaktadır. Bu türbelerin en önemlileri şunlardır. Abdi Beg Sultan Türbesi, Ahi Sinan Türbesi, Fatma Yıldız Hanım Türbesi, Mahmud Gazi Türbesi, Mehmed Gazi Türbesi (1210) yılında Denizli’nin fethi sırasında şehit olan Uç Beyi Mehmed Gazi’ye aittir. Server Gazi Türbesi (1210 yılında Denizli’nin fethi sırasında şehit olan Server Gazi’ye aittir), Üçler Türbesi, Yatağan Baba Türbesi, Yediler Türbesi.1902 ve 1905 yıllarında Denizli’de Germiyanoğullan’ndan kalma Çifte Hamam’ın varlığı ve onardığı, 1908 yılında ise yeniden yapıldığı bilinmektedir.

denizli

denizli

denizli merkez çamlık

denizli merkez çamlık

denizli horozu

denizli horozu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git