Ezine

EZİNE(Eski adları: Neandria, Ezne-Enay)

Roma imparatorluğu devrinde, Çaltıkıran Tepesi’nde, “Neandria”adı ile kurulmuş bir şehirdir. Tarihî “Saminion” Ovası’nda kurutmuştur. Danişmendoğuiları, bu yörede bölgeyi bozguna uğratarak önce kendi adlarına bir köy kurmuşlar, daha sonra Ezine’nin bulunduğu yerde bir cami yaptırarak cuma namazlarını burada kılmaya başlamışlardır. Zamanla şehir, cami çevresinde genişlemiştir.

Orhan Gazi zamanında bölge Osmanlı topraklarına katıldı. Bu devirden kalmış ve büyük değişikliklere uğramış bazı yapılarda, Osmanlı mimarisinin izlerini görmek mümkündür.

XIX. yüzyıl sonunda burası Biga Mutasarrıflığına bağlı idi. Biga Mutasarrıflığının güneyinde yer alırdı ve Ege Denizi‘ne kadar olan bütün alanı kaplardı. Kuzeyde Kale-i Sultaniye merkezi kazası ve Biga kazası, doğuda Bursa vilayeti, güneyde Ayvacık kazası, batıda Ege Denizi ile sınırlanmıştı. Bayramiç ve Kumkale adlarında iki nahiyesi, 126 köyü vardı. 1 kaymakam ve 2 nahiye müdürü tarafından yönetilirdi. Belediyesi 1886 yılında kurulmuştur.

XIX. yüzyıl sonunda Ezine kazasının toplam nüfusu 34 bin 368 kişi idi.Günümüzde de önemini sürdüren Ezine kaplıcası, ilk kez Antigoni tarafından kullanılmış, İskender tarafından büyütülmüş, Romalıların eline geçince şimdiki kaplıca açılmıştır. Kaplıca, 1895 yılında onarılmış ve genişletilmiş, I. Dünya Savaşı’nda yıkılmıştır.

Ezine‘de daha çok Osmanlı döneminden kalma eski eserlere rastlanmaktadır. 1874 yılında Kum kale nahiyesinde bir Rum kilisesi ile Ezine’de mevcut kilisenin çan kulesi (1905) yapılmıştır.

Ezine‘de Osmanlı döneminden kalma iki cami dikkati çekmektedir. Bunlar Abdurrahman ve Aslıhan Bey camileridir.

Abdurrahman Camii (Ulu Cami) Ezine’nin güney kenarındadır. Halk arasındaki söylentiye göre camii yaptıran Abdurrahman Bey, Karasi imareti yörük beylerindendi. Eldeki kayıtlardan camiin Orhan Gazi zamanında yapıldığı, kurucusunun Danişmendli Abdurrahman olduğu ve yine Danişmendli Ayşe Hatun’un da burada bir imamlık vakfı kurduğu anlaşılmaktadır. Binanın basit bir moloz cephe örtüsü, alçak ve kalın duvarları, üç sıra tuğla bir taştan meydana getirilmiş pencereleri, yapının Osmanlı devrinin ilk eserlerinden olduğunu belli eder. Daha sonra değişikliğe uğrayan yapı, II. Mahmud devrinde, ampir üslûpla yapılmıştır.

Sefer Şah Hamamı, Sefer Şah Camii’nin arka tarafında kalır. Kadınlar bölümüne yandaki bir kapıdan girilir. Kubbeli bir soğukluğu vardır. Kare mekândan kubbeye geçiş dışarıdan da belli olmaktadır. Erkekler bölümüne ön taraftan girilmektedir. Eskiden tuğla ve taş sıralarla örülü olan bina, bugün kalın bir sıva ile kapatılmıştır.İlçede, I. Murad devrinde Aslıhan Bey b. Kemal tarafından yaptırılan cami, hamam, mezar ve köprüden oluşan bir yapı grubu vardır. (1382).

Bu külliyenin camii (Aslıhanbey), dört duvar üzerine tek kubbeli bir harimle çapraz tonozlu, üçlü bir revaktan ibarettir. Duvarları kesme taştandır. Aslıhan bey Hamamı ise camiin kurulduğu tepenin batısında birden dikleşen vadinin tabanında bulunur. Hamam bir soğukluk, bir ılıklık ve iki halvetten ibaret küçük bir binadır. Bütün kubbeler beşli köşe üçgenleriyle alçak duvarla oturur.

Camiin yaklaşık 500 metre kuzey tarafındaki geniş mezarlıkta Aslıhan Bey‘in kabri bulunmaktadır.Ezine’nin 3 kilometre kuzeyinde, Menderes Suyu üstünde “Sarmusaklı” adlı bir köprü bulunmaktadır ki, Aslıhan tarafından yaptırılmış, yapıdan bugün küçük birer parça kalmıştır.Sefer Şah Mescidi, Yıldırım Bayezid devrinde Mısır’da ve Mısır yolunda öldüğü anlaşılan Sefer Şah’a aittir. Mescidin inşasında Bizans parçaları kullanılmıştır. Küçük mekanlı ve çatılı bir camidir.Ahi Yunus Türbesi, kasabanın fatihlerinden Ahi Yunus’a aittir. Türbe, ana caddede, Sefer Şah Mescidi’nin karşısındadır.

Ezine

Ezine

Ezine Sahilleri

Ezine Sahilleri

ezine

ezine

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git