Kahta

KÂHTA(Eski adları: Al-Kâhta, Arsameia, Kölük).

Bugün küçük bir kasaba olan Kâhta, Orta çağ’da İslâm diyarının “sugur” kalelerinin en müstahkemlerinden biri sayılırdı. Bir tepe üzerinde olan bu kale, Malatya yöresinde, Doğu yolunu korurdu. Kâhta’nın adı ilk kez Haçlı Seferlerinden söz eden Doğulu yazarlar tarafından belirtilmektedir. Kâhta’nın antik ve Bizans devirlerine ait adı bilinmemekte ise de şehir yakınında Balon Suyu üzerinde yaklaşık M.Ö. II. yüzyılda, Septimius Severus tarafından yaptırılan köprü ile şehrin kalesinin yerinde bulunan Bizans kalıntıları, daha İlkçağ’da ve Ortaçağ başlarında, buranın önemli bir sınır beldesi olduğunu ortaya koymaktadır. Malazgirt Savaşı’ndan (19 Ağustos 1071) sonra, bu sınır bölgeleri, Bizans İmparatorluğu tarafından kesin şekilde kaybedilerek elden ele geçti. Bir taraftan Malatya Danişmentliler’i, Rum Selçukluları ve Harput’taki Artukoğulları, bir taraftan da Urfa ve Maraş’a sahip bulunan Haçlılar arasında anlaşmazlık konusu oldu. XI. yüzyılın ikinci yarısından sonra, Ermeniler de bu sıralarda Malatya, Hısn Mansur, Gerger ve Kâhta gibi kaleleri ele geçirip, muhtariyete sahip oldular ve komşu Müslüman hükümdarlara karşı mücadeleye giriştiler. 1150’de, bölgedeki Hristiyanlık nüfuzu son buldu. 1126’da Alâeddin Keykubat ile Âmid ve Mardin Artuklu Hükümdarı Mesud arasında savaşçıktı. Mesud ile müttefikleri, Kâhta civarında, ağır bir bozguna uğrayınca, o zamana kadar Mesud’un hakimiyeti altında kalmış bulunan bu kale, Selçuklular’ın eline geçti ve ilhanlı Devleti’ne bağlı oldukları sırada bile, onlarda kaldı. 1240-1241 yılında, Kâhta Baba Resul Allah ayaklanmasında yağmalandı. Daha sonra da Anadolu’dan kovulan Harizmliler tarafından zarara uğratıldı. Sonraları burası sürgün yeri hizmetini gördü. Kâhta’nın adı Mısır Memlûk sultanlarının Moğallar’a karşı olan savaşlarında sık sık geçer. 1283 -1204 tarihinde, Mısırlılar’ın Halep Valisi bulunan Kara Sungur kaleyi zapt ederek, yeniden kuvvetle tahkim etti. Daha sonraları, Kâhta’nın bazı kaleler ile beraber, elden çıkmış bulunması muhtemeldir. Mısırlılar’ın, Moğollar’a karşı açtıkları(1315-1316) ve Malatya’yı zapt ederek, tahrip ettikleri seferde, Kal’at Al-Rum, Behesna, Kâhta ve Gerger kaleleri halkının Müslüman toprakları içerisinde yaptıkları akınlar buna delildir. Daha sona bu arazinin, ilk Osmanlı fetihlerine kadar, Memlûk sultanlarına bağlı Maraş Dulkadıroğullan elinde bulunmuştur. I. Bayezid Mısır’a karşı 1389-1390’da harekete geçtiği zaman önce Malatya, topraklarını alarak, Türkmenler’i, yani buralara daha önce sahip olmuş bulunan Dulkadiroğulları’nı kovdu. Timur, Suriye’ye karşı seferi sırasında 1400-1401 yılının ilk aylarında, Malatya’ya ve Kâhta’ya kadar olan bütün araziyi zapt ederek,Bayezid’in kalelere koyduğu muhafızları kovup, Türkmen Kara Osman’ı taht’a çıkarttı. Timur’un çekilmesi üzerine Memlûk sultanları yeniden bu alana girdiler (1417-1418) ve hükümranlıkları I. Selim tarafından ortadan kaldırılıncaya kadar burada kaldılar. Uzun Hasan’ın bu kaleyi 1472-1473’te zaptettiği çeşitli kaynaklarda belirtilmektedir. Osmanlı hakimiyeti altında Kâhta, Orta çağ’da sahip bulunduğu önemli sınır kalesi rolünü kaybetti. Kâhta,ancak 1838’de Türk kuvvetinin hücumu ile zaptedildi. Bu tarihten sonra 1891 – 1892 Mamuretül Aziz vilayeti salnamesinde ilçe merkezinde 93 ev bulunduğu ve nüfusun 393 kişi olduğu kaydedilmektedir.

Osmanlı imparatorluğu devrinde Kâhta, Mamuretül Aziz vilayetinin Malatya Sancağı’nın bir kazası durumundaydı. Üç nahiyeye bölünmüştü ve 360 köyü vardı. Bir konsey yardımcılığında üç müdür ve bir kaymakam tarafından yönetilirdi. Toplam nüfusu 46 bin 264 kişiydi. Kaymakamlık binası ve çeşitli idarî bölümlerin bulunduğu kaza merkezi Kâhta, sancak merkezi Malatya’nın 65 kilometre güneydoğusunda, Kâhta Çayıüzerinde kuruluydu.

Kâhta‘da, Nemrut Dağı’nda M.Ö. I.yüzyılda Kommagene Krallığı bölgesinde I. Antiokhos zamanında yapılmış bir anıt tapınak ve kalıntıları vardır (I.Antiokhos Tümülüsü)İlçenin  12 kilo metre güneyinde ise Kâhta Kalesi‘nin yıkıntıları bulunmaktadır. Kalenin yapılış tarihi Roma İmparatorluğu’nun son devirlerine rastlar, iki sur halindedir.Demir kaplı bir kapıdan hafif meyilli kale meydanına çıkılmaktadır. Burada bir cami, yıkık dükkanlar, bir çok yapı kalıntısı, hamam, su depoları bulunmaktadır. Kapının üzerindeki kitabede, kalenin I. Mahmud zamanında onarıldığı yazılıdır.Kâhta, bugün Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin Orta Fırat bölümünde, Adıyaman iline bağlı ilçe merkezi kasabasıdır.

Kahta Girişi

Kahta Girişi

kahta cendere köprüsü

kahta cendere köprüsü

Kahta

Kahta

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git