Mersin Astım Mağarası

Astım mağarası Cennet Cehennem çukurlarından sadece 500 metre daha ileride bulunmaktadır. Mağara, bölge halkının şahsi çabaları sonucu turizme kazandırılmıştır. İçerisinde Türkiye’nin doğa harikalarından birini barındırmasına rağmen mağaranın dışı çok fazla gösterişli bir görünüme sahip değil. Bilmeyen biri o yoldan tesadüfen geçecek olsa mağaranın bulunduğu tesisi, sıradan bir incik boncuk satıcısı sanıp ilgi göstermez. Bu aylarda sezon açılmamış olsa da hafta sonu fırsatçılarının uğradığı mekânlar arasında sayılabilir.
Yörük kültüründe devenin yük taşıyabilecek duruma gelmemiş yavrularına “köşek” denilmektedir. Dağların içerisinde dağ uzantıları arsında kalan düzlüklere ve dere yapılarına da “bük” ismi verilmektedir. Mağaranın bulunduğu yerin adı bu dar patika yollara istinaden verilmiş olup, yolun dar, hatta devenin geçemediği gibi, deve yavrusu olan köşek’in de geçemediği bu büklere verilen bu iki kelimenin biraya getirilmesi ile “Köşekbükü” kelimesi ortaya çıkarılmış ve mağaranın ismi böylece Köşekbükü astım mağarası olarak anılmaya başlamış.

Mağaranın bir ucundan diğer ucu yaklaşık 500 metredir. Ve bu 500 metre çeşitli koridorlardan oluşuyor.

Mitolojide Ejderha Typhon’un yaşadığı in olarak da geçen mağara’ya önceden çıralarla yakılan ateşlerle ya da el fenerleriyle girilebiliyordu.

Mağara toplamda 500 metrekareyi bulan bir genişliktedir. Mağaranın içinde tavandan gelen su damlaları sürekli vücudunuzun çeşitli yerlerine isabet etmekte.

Mağaranın içindeki su  damlaları kalkerli yapıyı sarkıtlar şeklinde oluştururken tabanda da tarihi zaman içinde dikitlerin ortaya çıkmasına yol açmıştır.

Mağaranın içi üç bölüme ayrılmış. Bu bölümler dilek, şifa ve huzur bölümleri. Mağara içinde yaz-kış 18 santigrat derece sıcaklık, %90 nem oranı, 762 milibar basınç var. Bu coğrafi ölçütler astım hastalarına uygun düşen değerler.

Mağaradaki Her koridor farklı ve diğeriyle alakasız şekillerle dolu. Mağaranın bir diğer adının dilek mağarası olmasının sebebi bu mağarada tutulan dileklerin gerçek olduğu inancıdır.

mağaraya  köylülerin ve kaymakamın girişimleriyle önce jeneratör vasıtasıyla ardından da elektrik tesisatı ile mağaranın dört bir yanı aydınlatma sistemiyle ışıklandırılıyor.

Astım mağarasının bulunduğu yerin adı bu dar patika yollara istinaden verilmiş olup, yolun dar, hatta devenin geçemediği gibi, deve yavrusu olan köşek’in de geçemediği bu büklere verilen bu iki kelimenin biraya getirilmesi ile “Köşekbükü” kelimesi ortaya çıkarılmış ve mağaranın ismi böylece Köşekbükü astım mağarası olarak anılmaya başlamış.

 

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Sayfa başına git